Türkiye'nin makine ihracatı, 2024 yılında rekor seviyeye ulaştı! Makine İhracatçıları Birliği (MAİB) verilerine göre, serbest bölgeler dahil toplam ihracat 28,3 milyar doları buldu. Bu rakam, önceki yıla göre yüzde 0,3'lük artışı temsil ediyor. Ancak, ihracat tonajında yüzde 4,7'lik bir düşüş yaşanırken, kilogram başına düşen ortalama fiyatın yüzde 4,2 artması bu pozitif sonucu sağladı. Makine sektörü, bu başarıya rağmen, küresel ekonomik belirsizliklere karşı hassas bir konumda bulunuyor.

Rekorun Ardındaki Detaylar

En çok ihraç edilen ürünler arasında "evsel ve endüstriyel soğutma makineleri" ile "içten yanmalı motor ve aksamları" öne çıkarken, onları "inşaat ve madencilik makineleri" ve "yıkama ve kurutma makineleri" takip etti. İhracat artışında en büyük payı "türbin, turbojet ve hidrolik silindirler" grubu alırken, "elektrik motorları ve jeneratörler" grubunda düşüş yaşandı. Almanya'ya yapılan makine ihracatı yüzde 5,4 azalarak 3 milyar dolara geriledi. Ancak, ABD pazarında yüzde 5,6'lık bir artışla 1,8 milyar dolarlık makine satışı gerçekleştirildi. Bu durum, Avrupa'daki ekonomik yavaşlamanın ABD'deki canlılıkla dengelenmesine işaret ediyor. Sektör temsilcileri, mevcut durumun geçici olduğunu ve önümüzdeki dönemin zorlu geçebileceğini öngörüyor. Üreticiler, küresel piyasalardaki dalgalanmalara karşı dirençli olmak ve yeni pazarlar bulmak için sürekli çalışıyor.

Küresel Piyasalardaki Zorluklar

MAİB Başkanı Kutlu Karavelioğlu, dünya makine teçhizat ihracatının 2024'te yüzde 2 artışla sınırlı bir toparlanma gösterdiğini, ancak IMF'nin 2025 için yüzde 2,8'lik büyüme tahmininin makine teçhizat yatırımlarının artmasına yetmeyeceğini belirtti. Karavelioğlu, ABD'de olası yeni gümrük vergilerinin küresel ticareti olumsuz etkileyebileceği uyarısında bulunarak, Avrupa'daki ekonomik sıkıntıların ve jeopolitik belirsizliklerin sektörü zorlayacağını ifade etti. Avrupa'daki KOBİ'lerin üretimden çekilmesi ve büyük ölçekli üreticilerin teknolojik geriliği de endişe verici gelişmeler arasında yer alıyor. Ekonomik belirsizliklere ek olarak, Rusya ve İsrail'deki pazar kayıpları da sektörün karşılaştığı önemli sorunlar arasında. Bu kayıpların telafisi ve yeni fırsatların yakalanması için yoğun çaba harcanması gerekiyor.

2025 İçin Umutlu Beklentiler

2024 Ocak-Ekim döneminde makine sanayii üretiminin yüzde 8,3 gerilediğini belirten Karavelioğlu, 2025 yılı için daha iyimser olduğunu ifade etti. Ticari kredi büyümesindeki olası gevşeme, istihdamı koruma programları ve yeni finansman imkanlarının KOBİ'leri destekleyeceği düşünülüyor. Ancak, imalat faaliyetlerindeki bozulmanın ve küresel makine sipariş endeksindeki yavaşlamanın devam etmesi, sektörün iyileşme yolunda önemli engellerle karşılaşacağını gösteriyor. Suriye, Ukrayna ve Filistin'deki olası yeniden yapılanma projelerinin ve Rusya-İsrail pazarlarının açılmasının 2025 ve sonrasına olumlu yansımaları olabileceği belirtiliyor. TL'nin değer kazanmasının makine ithalatını artırabilme ve avro karşısında güçlenen doların ihracatı olumsuz etkileyebilme ihtimali de dikkate alınması gereken faktörler arasında yer alıyor. Bu unsurların dikkatli bir şekilde değerlendirilmesi ve buna göre stratejilerin belirlenmesi oldukça önemli.