Oxfam'ın yeni raporu, çarpıcı bir gerçeği ortaya koyuyor: Önümüzdeki 10 yıl içinde dünyada beş yeni trilyoner çıkabilir. Bu, geçen yıl yapılan bir trilyoner tahmininin çok üstünde. Rapor, eşitsizliğin korkutucu boyutunu gözler önüne seriyor ve yoksulluğun azalmasının neredeyse durma noktasına geldiğini vurguluyor. Eşitsizliğin azaltılması durumunda ise aşırı yoksulluğun üç kat daha hızlı ortadan kaldırılabileceği belirtiliyor. Bu rakamlar, zenginlik artışının hızının ve yoksullukla mücadelede ne kadar geride kaldığımızın açık bir göstergesi. Dünyanın en zengin 10 kişisinin servetinin günlük ortalama 100 milyon dolar arttığına dikkat çeken rapor, bu kişilerin servetlerinin yüzde 99'unu kaybetseler bile milyarder olarak kalacaklarını vurguluyor. Bu durum, mevcut sistemin adil olmadığını gösteren en önemli kanıtlardan biridir. Dünyanın ekonomik yapısının yeniden gözden geçirilmesi için bir çağrı niteliğinde olan rapor, sistemdeki adaletsizliğin boyutunu gözler önüne sermektedir.

Eşitsizlik ve Servet Artışı

Milyarderlerin servetlerindeki ani artışın arkasında yatan en önemli etkenlerden biri küresel borsalardaki hisse değer artışı. Yüksek gayrimenkul fiyatları da bu artışa önemli katkıda bulunuyor. Geçen yıl dünya genelindeki milyarder sayısı 204 artarak 2.769'a ulaştı. Amazon'un kurucusu Jeff Bezos, Elon Musk, Mark Zuckerberg ve Bernard Arnault gibi isimler dünya çapındaki en zenginler listesinde yer alıyor. Bu kişilerin servetleri, milyarlarca insanın yoksulluk içinde yaşadığı gerçeğinin yanında daha da çarpıcı bir hal alıyor. Servet dağılımındaki bu uçurum, küresel ölçekte bir adaletsizlik sorunu olarak önümüze çıkmaktadır. Bu sorun çözülmezse, toplumun geleceği tehlikeye girmektedir.

Yoksulluk ve Çözüm Önerileri

Rapora göre, dünya genelinde 3,6 milyar insan günlük 6,85 dolardan az bir gelirle yaşıyor. Aşırı yoksulluk sınırının altında yaşayan kadınların sayısı ise erkeklerden 24,3 milyon daha fazla. Oxfam, yoksulluğun sona erdirilmesi için küresel servet eşitsizliğine odaklanılması gerektiğini vurguluyor. Milyarderlerin servetinin yüzde 60'ının miras, siyasi bağlantılar, yolsuzluk veya tekel gücü sayesinde elde edildiği belirtiliyor. Tekel gücü, toplam servetin yüzde 18'ine denk geliyor. Bu durum, sistemin ne kadar adaletsiz çalıştığını gösteren önemli bir veri olarak öne çıkıyor. Sistematik bir değişikliğe ihtiyaç olduğunun kanıtıdır.

Çözüm Yolları ve G20 Kararı

Oxfam, yüksek servet sahiplerinin daha adil vergilendirilmesi ve ekonomik sistemlerin eşitsizliği azaltacak şekilde düzenlenmesi için hükümetlere çağrıda bulunuyor. G20'nin geçen Temmuz ayında aldığı "süper zenginleri vergilendirme" kararı, bu alanda atılmış önemli bir adım olarak görülüyor. Ancak bu adımın yeterli olmayacağı ve daha kapsamlı çözümlere ihtiyaç duyulduğu aşikar. Küresel düzeyde eşitsizlik mücadelesi için daha etkin politikalara ihtiyaç duyulmaktadır. Bu politikalar, hem yoksulluğun azaltılmasına hem de ekonomik büyümenin daha adil bir şekilde paylaşılmasına katkıda bulunmalıdır. Bu sayede daha sürdürülebilir ve adil bir dünya yaratılabilir.