Çin'in İmalat Sektörü Zorluklarla Boğuşuyor

Çin'de imalat sektörü faaliyeti Haziran ayında da daraldı. Resmi PMI endeksi 49,7 ile 50 eşiğinin altında kalarak, üç aylık bir daralma serisini sürdürdü. Mayıs ayındaki 49,5'ten hafif bir artış gösterse de, bu durum Çin ekonomisi için endişe verici sinyaller taşıyor. ABD ile varılan kırılgan ticaret ateşkesine rağmen, zayıf iç talep ve duraksayan ihracat, fabrika yöneticileri için önemli zorluklar oluşturuyor. Yeni siparişlerdeki hafif iyileşme ve ihracat siparişlerindeki artış dahi, genel tabloda iyileşme sağlayamadı. Sanayi kârları Mayıs ayında yıllık bazda %9,1 düşüş gösterdi. Bu düşüşün sebebi olarak zayıf talep ve düşen fiyatlar gösterildi. Durumun yakın zamanda düzelmesi pek mümkün görünmüyor. Hükümetin önümüzdeki yıllarda ekonomiyi tüketime dayalı bir yapıya dönüştürmeyi planlaması, kısa vadede büyümeyi yavaşlatabileceği endişelerini beraberinde getiriyor.

İmalat Dışı Sektörde Küçük Bir İyileşme

İmalat dışı PMI ise 50,5 ile ılımlı bir artış kaydetti. Ancak analistler, Çin'in imalat odaklı büyümeden tüketime dayalı bir büyümeye geçişinin uzun yıllar alabileceğini ve bu süreçte büyümenin yavaşlayabileceğini belirtiyor. Bu geçiş döneminin zorluklarının aşılması için hükümetin etkin politikalar uygulaması gerekiyor. Mevcut durumda, emlak sektöründeki durgunluk ve ABD gümrük vergileri, büyümeyi olumsuz etkiliyor. Hükümetin 2025 yılı için %5'lik büyüme hedefini gerçekleştirme olasılığı, bu olumsuz faktörler nedeniyle azalıyor. Özel sektör PMI verilerinin de sektördeki zayıflığı teyit etmesi bekleniyor. Bu veriler, ekonomik büyüme hedeflerine ulaşmak için daha fazla çaba sarf edilmesi gerektiğini gösteriyor. İlerleyen aylarda, hükümetin uygulayacağı politikalar ve küresel ekonomideki gelişmeler, Çin ekonomisinin geleceğini belirleyecek.

Beklentiler ve Gelecek

Salı günü açıklanacak olan özel Caixin PMI verisinin de sektördeki zayıflığın devam ettiğini göstermesi bekleniyor. Bu veriler, Çin ekonomisinin karşı karşıya kaldığı zorlukları daha net bir şekilde ortaya koyacak. Hükümetin, hem iç talebi artırmak hem de dış ticaret dengelerini iyileştirmek için somut adımlar atması gerekiyor. Aktif bir politika yönetimi, ekonomik büyümeyi desteklemek için kritik önem taşıyor. Uzmanlar, üretim sektörünün toparlanması için yapısal reformların da hayati önem taşıdığını vurguluyor. Kısaca, Çin ekonomisi, ülkenin geleceği açısından belirleyici önem taşıyan zorluklarla karşı karşıya bulunuyor.